ADD: ÜLKEMİZİN DOĞA VE ÇEVRE TALANI

ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ ESKİŞEHİR ŞUBE BAŞKANI TAŞAR: “ÜLKEMİZİN DOĞA VE ÇEVRE TALANI İLE SOYULMASINA ASLA GÖZ YUMMAYACAĞIZ”

Atatürkçü Düşünce Derneği, Eskişehir’de; Muğla Akbelen Ormanı’nda ağaçların kesilmesini protesto etti. Dernek Şube Başkanı Cihan Taşar, “Ülkemizin doğa ve çevre talanı ile soyulmasına, yok edilmesine asla göz yummayacağız. Kesilen her bir ağaçta yok edilen su kaynaklarında içimiz parçalanmaktadır. Vatanımız yok edilmektedir" dedi. MELTEM KARAKAŞ Atatürkçü Düşünce Derneği, Eskişehir’de; Muğla Akbelen Ormanı’nda ağaçların kesilmesini protesto etti. Dernek Şube Başkanı Cihan Taşar, “Ülkemizin doğa ve çevre talanı ile soyulmasına, yok edilmesine asla göz yummayacağız. Kesilen her bir ağaçta yok edilen su kaynaklarında içimiz parçalanmaktadır. Vatanımız yok edilmektedir" dedi. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Eskişehir Şubesi’nin çağrısıyla Ulus Anıtı önünde toplanan vatandaşlar, Muğla'nın Milas ilçesinde bulunan Akbelen Ormanı'nda 24 Temmuz günü başlayan ağaç kesimine tepki gösterdi. Derneğin protestosuna, CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü de destek verdi. “AKBELEN ORMANLARINDA ANAYASAL SUÇ İŞLENİYOR" İzmir ve Eskişehir marşlarının söylenmesinin ardından konuşan Cihan Taşar şunları söyledi: “Bugün buraya; havamıza, suyumuza, toprağımıza, ormanlarımıza, akarsularımıza, göllerimize, çevremize, doğamıza kısaca vatanımıza sahip çıkıyoruz demek için toplandık. Ülkemizde son dönemde hukuk dışı gerçekleştirilen doğa ve çevre katliamlarına dur demek için toplandık. Hemen yanımızda Alpu Ovası’nda, Beylikova’da, Kaymaz’da ki yapılmak istenenler ve yapılanlar ortada. Murat Dağı’nda, Kaz Dağları’nda, Spil Dağları’nda, Karadeniz’in derelerinde ve en son Akbelen Ormanları’nda anayasal suç işlenerek doğa ve çevre katliamları gerçekleştirildi. Anayasanın 169. maddesine göre 'Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez' diye belirtir. Akbelen’de yöre halkı ve doğaseverler kesilmekten kurtarmaya çalıştıkları ağaçlara sarılırken, devletin güvenlik görevlileri ormanları korumak isteyen bu insanlara terörist muamelesi yapıyor. Anayasal bir suç, ülkeyi ve ormanları korumakla görevli polis ve askerlerin koruması altında işleniyor. Rant elde etme çabasındaki şirketlerin doğayı katletmesine göz yumuluyor. "ZENGİNLİKLER SADECE İNSANA DEĞİL, TÜM CANLILARA AİTTİR" Ülkemiz, dünyanın en güzel coğrafyasında yer altı ve yer üstü zenginlikleriyle eşsiz bir değerdedir. Bugün sadece yaşayanlar bu zenginliğin sahibi değildir, gelecek nesillerinde bu doğa da hakkı vardır. Ayrıca bu zenginlikler sadece insana değil, tüm canlılara aittir. Orman daha çok orada yaşayan kuşların, böceklerin ve tüm hayvanların hakkıdır. Para hırsıyla gözü dönmüş rantiyeci çeteler siyasi iktidarın göz yummasıyla Anayasal suç işleyerek tüm doğayı, çevreyi talan etmektedir. Buna, vatansever yurttaşlar olarak izin vermeyeceğiz. Bugün olmasa bile, bu hukuksuzlukların gelecekte hesabını soracağız. Ülkemizin doğa ve çevre talanı ile soyulmasına, yok edilmesine asla göz yummayacağız. Kesilen her bir ağaçta yok edilen su kaynaklarında içimiz parçalanmaktadır. Vatanımız yok edilmektedir. Emperyalizme karşı savaşarak elde ettiğimiz güzel ülkemizi vahşi kapitalizmin saldırısı altında bırakmayacağız. Rantiyecilerden elbette ki hesap soracağız. Vatanımıza sahip çıkıyoruz ve çıkmaya da devam edeceğiz."