CHP Genel Başkan Yardımcısı Semra Dinçer, CHP Eskişehir İl Kongresi’nde; “Yaklaşık 4 aya yakındır ülkede derin sorunlar olmasına rağmen ekonomik ve sosyal adaletin olmadığı bir ülke eğitim, sağlık sorunlarının had safhada olduğu ülkede ne yazık ki sadece ve sadece CHP konuşuluyor. Çünkü bu da bir iktidar oyunudur. Çünkü iktidar şunu gördü ki bu ülkede 25 buçuk milyon insan onu istemiyor" dedi.

MELTEM KARAKAŞ

CHP Genel Başkan Yardımcısı Semra Dinçer, CHP Eskişehir İl Kongresi’nde; “Yaklaşık 4 aya yakındır ülkede derin sorunlar olmasına rağmen ekonomik ve sosyal adaletin olmadığı bir ülke eğitim, sağlık sorunlarının had safhada olduğu ülkede ne yazık ki sadece ve sadece CHP konuşuluyor. Çünkü bu da bir iktidar oyunudur. Çünkü iktidar şunu gördü ki bu ülkede 25 buçuk milyon insan onu istemiyor" dedi.

CHP Eskişehir İl Kongresi, Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’nde yapıldı. Çarşaf liste ile gerçekleşecek olan kongreye CHP Genel Başkan Yardımcısı Semra Dinçer, CHP Eskişehir Milletvekilleri Utku Çakırözer, Jale Nur Süllü ve İbrahim Arslan, Eskişehir İl Başkanı Recep Taşel, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, CHP Genel Başkan Adayı Adayı Örsan Öymen, 25. ve 26. Dönem Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer ve birçok partili katıldı.

“25 BUÇUK MİLYON VATANDAŞIN OYUNU ALDIK”

Kongrede partililere seslenen Semra Dinçer şu ifadeleri kullandı:

“Devletin bütün imkanlarını kullanan bir iktidar bununla birlikte yalanların, montajların, iftiraların havada uçuştuğu, haksız rekabetin olduğu bir seçim geçirdik. Ama bütün bu imkansızlıklara, bütün bu haksızlıklara ve bütün bu zorluklara rağmen biz bu ülkede 25 buçuk milyon vatandaşın oyunu aldık. Yani yüzde 48. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu hemen hemen her iki kişiden birinin tercih ettiği kişi oldu. Ama olmadı. Kazanamadık. Umudumuz büyüktü. Kaybettiğimiz için de yıkımımız da büyük oldu.

“25 BUÇUK MİLYON İNSAN ONU İSTEMİYOR”

3.5 aydır yaklaşık 4 aya yakındır ülkede derin sorunlar olmasına rağmen ekonomik ve sosyal adaletin olmadığı bir ülke, eğitim, sağlık sorunlarının had safhada olduğu ülkede ne yazık ki sadece ve sadece CHP konuşuluyor. Çünkü bu da bir iktidar oyunudur. Çünkü iktidar şunu gördü ki bu ülkede 25 buçuk milyon insan onu istemiyor. Ve bu 25 buçuk milyon insanın farklı ideolojilerden, farklı partilerden, farklı yapılardan 25 buçuk milyon insanı CHP’nin Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bir çatı altında toparlayabildi. Ne yapması lazım? Bu çatıyı çatırdatması lazım. Bu 100 yıllık ulu çınarı sallaması lazım. Ama şunu bilmiyor ki, dünyada çok nadirdir 100 yıllık partiler. Biz de o nadir partilerden birinin üyesi olmanın gururunu yaşıyoruz. Ben bütün üyelerimizin bu çınarı ne kadar sallamaya kalkarsa kalsınlar o çınardan bir tane yaprak ile aşağıya düşüremeyecektir.”

“MEMUR YAPTILAR BİZİ”

Yeniden aday olmayan CHP Eskişehir İl Başkanı Recep Taşel ise şöyle konuştu:

“Demokrasi derken tekçi sisteme itiraz ederken kendi partimizi tekçi bir anlayışla yönetemeyiz. O nedenle dönüşüm, değişim derken ayakları yere basmalı. Bugün değişim diyen tüm arkadaşlarımız bizim yaklaşık 2 yıldır altını çize çize söylediğimiz paylaştığımız işte yatay örgütlenmeyi, örgütlerin önemini bugün söyler oldular. Ön seçimi ısrarla söylüyor oldular. Geç kaldılar. Örgütler çok örselendi. Memur yaptılar bizi. İki yıldır genel başkanımla görüşmüyorum. Genel seçimleri kaybettikten sonra il başkanları toplantısı yapıldı. Benim fikrime başvuran olmadı. Bir yukarıda düzen kurulmuş. Danışman kadroları var. Parti bu düşünceler doğrultusunda ilerliyor. İki puan. Örgütlere değer verilseydi fikirleri sorulsaydı inanın örgütler bu 2 puanı getirirlerdi. O nedenle biz eksiklerimizi tamamlamak zorundayız. Bunun adı değişim olur, yenileşme olur, gelişme olur. Ne derseniz deyin ama parti içi demokrasi olmazsa olmazımız olmalıdır.

"BELEDİYE BAŞKANI İL BAŞKANININ ALTINDADIR"

İl başkanıyım. Bakıyorum, belediye başkanı il başkanının altındadır. Ama örseliyorsunuz. 3 buçuk yıldır yaşıyorum. Olmaz. Milletvekili, önce belediyeyi ziyaret ediyor. Ankara’ya gidiyor. Belediyelerin örgüt üzerindeki maddi manevi tahakkümü bitmelidir. Üye özgür iradesiyle seçme seçilme hakkını kullanabilmelidir. Sayın genel başkanı değiştirerek ya da her gün tartıştırarak CHP ayağa kalkmaz. Geçen yıl yazarlar çizerler CHP Eskişehir İl Başkanı’nı değersizleştirmek için televizyonlarda, gazetelerde yazı yazdılar. Recep Taşel’i değersizleştirmediler, CHP’yi değersizleştirmeye çalıştılar. Bu partinin hiyerarşisi olmalıdır. Saygı duyulmalıdır.”

“KONGRELERDE SIKINTI YAŞAMADAN YEREL SEÇİMLERE GİDELİM”

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, konuşmasında şunları söyledi:

“Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun etrafında bizim büyükşehir belediye başkanlarımız vardı. Beş tane de masanın liderleri vardı. Niye bunların hiç sesi çıkmıyor? Veya niye bunlardan bu tip şeylerden maruz kalmıyor. Esasında hiçbirinin maruz kalmasını istemem ama haksızlık oluyor. İnsafsızlık oluyor. Biraz önce Berhan Şimşek’in dediği gibi 2019’da müthiş bir başarının arkasında bugünlere gelen inanın genel başkanımız şunu diliyor: Şu kongrelerden sıkıntı yaşamadan yerel seçime gidelim. Çünkü Türkiye’de veya rakiplerimiz bunu bekliyor. Mesela Afyon’da, İzmir’de olanlara o kadar üzüldüm ki bir taraftan da utandım. Yani kimle mücadele ediyorsun? Evet mücadele edersin ama bunun ahlaki çerçevelerde insaflı olmalı bugün burada çok güzel bir seçim olacağına eminim. Buradan bir tane bile insan kırılmadan çıkacak. Öncelikle 2 adayımıza da başarılar diliyorum. Seçilecek olan il başkanından tek isteğim tarafsız olması.”

“CHP BİR YÜZDE 25 SENDROMUNA YAKALANMIŞ”

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ise şöyle konuştu:

“İlla ben yapacağım derseniz, illa Ankara’dan ben dizayn edeceğim dersek sıkıntılar çıkıyor. Tartışmalar çıkıyor. Onu da işte ön seçim gibi demokratik bir yola yönlendirirsek bütün üyelerin katılımıyla yapılacak ön seçimlerde adaylar belirlenirse yine hiçbir sorun olmadan parti büyümeye devam eder. Ama bu demokratik taleplerden çekilirse korkarsa partiyi belli bir yere hapsederiz. Geliştiremeyiz, genişletemeyiz. Nitekim şu anda CHP bir yüzde 25 sendromuna yakalanmış. AK Parti’nin en kötü gününde yüzde 49’dan yüzde 35’e düştüğü bir dönemde yani 15 puana yakın bir puan kaybettiği bir dönemde CHP oyu bir puan artmıyorsa bir yanlışlık var. İttifak yaptığımız İYİ Parti’nin oyu yarım puan artmıyorsa bir sorun vardır. İttifak yaptığımız diğer 4 partinin de oyunun olup olmadığını göremedik. Bunları da eklediğiniz zaman CHP’nin oyu hala yüzde 25’te duruyor ise bir tehlike vardır arkadaşlar. Bir sıkıntı vardır. Hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. Bunun hesabını vermeliyiz. Bunu hesabını hangi yöntemle vereceğimizi görmeliyiz. Acaba ittifakımızda mı bir yanlış vardı? Acaba ittifakın yönetiminde mi yanlışlık vardır? Acaba aday tespitinde mi yanlışlık mı vardı? Milletvekili adaylarımızı belirlemede mi yanlışlık vardır? Sorduğumuz zaman milletvekili adaylarının tespitini yapmak zorunda olan Parti Meclisi, bizim haberimiz yoktu diyor. Parti Meclisi’nin haberi olmadan milletvekili adayları tespit ediliyor ise burada bir sıkıntı vardır. MYK üyeleri ilgili bir komite tespit etti diyor. MYK’nın da haberi yok. Genel Başkanımız da ben son dakikada gördüm diyor. Burada bir terslik var. Bu tersliği gidermek zorundayız. CHP olarak eğer yapılan işin sorumluluğunu üstlenemeyen kişiler tarafından yönetiliyorsak isek bir yanlışlık var.”

"CHP’Yİ DİZAYN ETMEYE ÇALIŞIYORLAR"

CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, şunları söyledi:

“Seçimi kazanamadığımız için üzgünüz. Ülkemizin içinde bulunduğu koşullar için endişeliyiz. Tabi sadece biz CHP’liler değil bizlere umudunu bağlayan ve kazanacağımıza yürekten inanan bütün vatandaşlarımız üzgünler, endişeliler. Ama her şeyden önemlisi de bize biraz kızgınlar. Seçimler kazanıldı mı yanında olanlar çok olur ama kaybedildi mi vay kaybedenin haline. 28 Mayıs seçimlerinden sonra da çok büyük bir konuşma ordusu başladı. Tüm siyasetçiler, iletişim bilimciler, partililer, vatandaşlar yazarlar konuşmaya başladı. Ve bir CHP’yi dizayn etme çabasına girdiler. Bunu sadece siyasiler değil partililerimiz değil ne yazık ki muhalif partiler de yaptılar. Ve bir fatura kesilmeye çalışıldı. Bir değişim sözcüğü CHP’lilerin ve Türkiye’nin gündemine oturdu. Ama tek bir kişinin değişimi ile olacak bir şey değildi. Seçimlere son derece eşitsiz koşullarda gittiğimizi hepimiz biliyoruz. Evet eleştireceğiz. Yeri geldiğinde partililer kendimizi eleştireceğiz, parti yönetimini eleştireceğiz ama bu konuda çok da acımasız olmamalıyız. Gerçekten artık partiyi dizayn etme çabası öyle bir hal aldı ki, ne yazık ki herkes ülkenin gündemini bir kenara bıraktı ve CHP’yi konuşuyor. Kanalları açtığımızda CHP konuşuluyor. Herkes CHP’yi konuşuyor. Ama neden? Çünkü herkes biliyor ki umut CHP’de.”

"NİYET ESKİŞEHİR’İN ELİNDEN CUMHURİYET KENTİ OLMA ÖZELLİĞİNİ ALMAK"

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ise şunları söyledi:

“Biz Cumhuriyetimizin sorunlarıyla 100 yıl sonra mücadele edelim derken, birileri aman CHP, kendi işleriyle uğraşsın. Eskişehir’de birbirinden başarılı, belediye başkanlarımızı aman acaba nasıl yerinden edebiliriz çabası var. Birbiri ardına her gün gün geçmiyor ki, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Yılmaz Büyükerşen’i hedef alan, bir gün çıkıyorlar vizyonsuz diyorlar, bir gün çıkıyorlar arsa üretmiyor diyorlar. Niyet ne? Niyet belli. Niyet Eskişehir’i cumhuriyet kenti olma, Eskişehir’i aydınlığın kalesi olma, Eskişehir’in Atatürk’ün izinde kent olma özelliğini elinden almak istiyorlar.”