Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), İstanbul Kartal Meydanı’nda “Emekli Buluşması” düzenledi. Emeklilikte Adalet Derneği Başkanı Mihriban Uğurlu, “Bizleri yaralayan, aynı ülke vatandaşı olduğumuz akranlarımızla benzer ve hatta daha fazla primle 2’nci sınıf vatandaş olarak hissetmemizi sağlayan adaletsizliktir” dedi.

Haber: ÇAĞATAN AKYOL - Kamera: SADIK KARAKULOĞLU

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), İstanbul Kartal Meydanı’nda “Emekli Buluşması” düzenledi. Emeklilikte Adalet Derneği Başkanı Mihriban Uğurlu, “Bizleri yaralayan, aynı ülke vatandaşı olduğumuz akranlarımızla benzer ve hatta daha fazla primle 2’nci sınıf vatandaş olarak hissetmemizi sağlayan adaletsizliktir” dedi.

DİSK, emeklilerin sorunlarına dikkat çekmek için İstanbul Kartal Meydanı’nda bugün miting düzenledi. “Emekli Buluşması” adı verilen mitinge DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu, İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu, Emekli-Sen Genel Sekreteri Fikri Kalender ile İstanbul Tabip Odası Emekli Hekimler Komisyonu Başkanı Erdinç Köksal, Emeklilikte Adalet Arayanlar Derneği Başkanı Gökçe Kurtulmuş, Emeklilikte Yaşa Takılanlar ve Emekliler Federasyonu Başkanı Arzu Lastikçi ve Emeklilikte Adalet Derneği Başkanı Mihriban Uğurlu da katıldı.

“ANAYASA’NIN EŞİTLİK İLKESİYLE BAĞDAŞMIYOR”

Temsilcilerin sırayla söz aldığı mitingde Mihriban Uğurlu, sorunlarını ve taleplerini şöyle dile getirdi:

“3 Mart 2023 tarihinde yeniden düzenlenen EYT yasası, tüm çalışanlar için adil bir emeklilik düzenlemesi yerine sadece 8 Eylül 1999 tarihi öncesi ile başlayan çalışanları kapsayan bir düzenleme olarak hayata geçmiştir. Bu nedenle bir gün, bir ay veya birkaç yıl işe geç başlanmış olması nedeniyle akranların benzer ve hatta daha fazla prim günüyle emekliliğe ulaşmalarında 17-20 yıl fark oluşmuştur. Neredeyse insan ömrünün dörtte biri süre olan bu fark, Anayasa’nın eşitlik ilkesi ile bağdaşmadığı için basında 2000’liler olarak bilinen 8 Eylül 1999 tarihinden sonra işe başlayanlar açışından büyük bir mağduriyet doğurmuştur. 2000’lilerin aslında amacı ne hemen emekli olmak ne de EYT kapsamına dahil olmaktır. Bizleri yaralayan, aynı ülke vatandaşı olduğumuz akranlarımızla benzer ve hatta daha fazla primle 2’nci sınıf vatandaş olarak hissetmemizi sağlayan adaletsizliktir. Sokakta beraber oynadığımız, aynı dönemlerde okula, askere gittiğimiz aynı iş yerinde çalıştığımız akranlarımız söz konusu tarih öncesinde işe başladıkları için emekli olma hakkını elde etmiştir.

“ÇALIŞMA MOTİVASYONUMUZ DÜŞMEKTEDİR”

Bu nedenle aynı işyerinde 43-45 yaşında emekli olup çalışmaya devam eden bizden küçük arkadaşlarımızın ‘Üzülmeyin, siz de bir gün emekli olursunuz. Siz çalışın, bize bakın’ ve benzeri söylemlerine maruz kaldığımız için iş yerlerinde çalışma barışı ve motivasyonumuz günden güne tükenmektedir. Ayrıca çalışma hayatında olmaları ve ikinci bir geliri olması nedeniyle gelir eşitsizliği ve iş bulma konusunda rekabet gücümüzü de azaltıcı etki yaratmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve hükümetten talebimiz, akranlar arasında oluşan bu adaletsizliğin, psikolojik deformasyonun adil, makul, ölçülü bir kademelendirme ile yeniden düzenlemesidir. İşte o tarih, SGK literatürüne emeklilik düzenlemesi olarak değil, SGK’da adaletin sağlandığı gün olarak geçecek ve vatandaşın devletine güveni tazelenecektir.”