NİĞDELİ BESİCİ KENAN PAMUKÇU: PARAMIZI FAİZE YATIRSAK DAHA ÇOK KAZANIRIZ
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye'de hayvancılıkla ilgili sorunların temelinde yem fiyatlarındaki artış, yetiştiriciye ve besiciye yeterli destek verilmemesi ve elde edilen ürünlerin değer bulmaması olduğunu belirtti. Gürer'in ziyaret ettiği Niğdeli besici Kenan Pamukçu, “Üretim yapalım ve bir katma değer sağlayalım istedik. Ama olmuyor. Faizlerin artması da hayvancılığı olumsuz etkiliyor. Şu an inekleri satıp alacağımız parayı faize koysak daha çok kazanırız” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye'de hayvancılıkla ilgili sorunların temelinde yem fiyatlarındaki artış, yetiştiriciye ve besiciye yeterli destek verilmemesi ve elde edilen ürünlerin değer bulmaması olduğunu belirtti. Gürer'in ziyaret ettiği Niğdeli besici Kenan Pamukçu, “Üretim yapalım ve bir katma değer sağlayalım istedik. Ama olmuyor. Faizlerin artması da hayvancılığı olumsuz etkiliyor. Şu an inekleri satıp alacağımız parayı faize koysak daha çok kazanırız” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Ceyhan’ın Birkent kasabasında 20 yıldır hayvancılık yapan Kenan Pamukçu’nun hayvan çiftliğinde ziyaret ederek, sektörde yaşanan sorunları dinledi.
Ahırında 150 hayvanın bulunduğu ancak yem alabilmek için hayvanları tek tek sattıklarını ve bugün hayvan sayısının 70’e düştüğünü belirten Kenan Pamukçu, “Hayvancılıktan umudumuzu kestik. Hayvan sayımızı 70’e düşürdük. Zararı azaltalım dedik ama sabit giderlerde azalma olmayınca daha çok zarar ettik. Bu hayvanları süt inekçiliği yapmak için Almanya’dan getirdik. Holstein cinsi yüksek süt verimli hayvanları, yem alabilmek ve kredileri ödeyebilmek için teker teker sattık. Bir daha Almanya’ya gidip hayvan alma şansımız yok” dedi.
"HAYVANCILIĞA DOĞRU DÜZGÜN DESTEK YOK"
Hayvancılığa söylendiği kadar destek verilmediğine de dikkat çeken Kenan Pamukçu, “Doğru düzgün destek yok. Verdikleri destek de zor şartlar altında verilen destek. Hayvancılık bu şekilde bir yere varmaz. Sütün fiyatını artırmak da soruna çözüm üretmez. Bugün 11-12 liradan sattığımız süt, 15 lira olsa ne olur? Bir şey değişmez, önemli olan yem fiyatlarının ucuzlamasını sağlamaktır. Benim girdilerimi aşağı çekeceksin ki hayvancılık yapmaya devam edeyim. Ulusal Süt Konseyi, çiğ sütün fiyatını 11 lira 50 kuruş olarak açıkladı ama bu rakamın bugün bir anlamı yok. Bu fiyattan süt alan da yok zaten” diye konuştu.
"YEM FİYATLARINDAKİ ARTIŞ ANLAMSIZ"
Yem fiyatlarındaki büyük artışa da anlam veremediklerini söyleyen Kenan Pamukçu, “Mısır, soya, buğday, arpa fiyatlarının bir önceki yıla göre verilen taban fiyat ve tüccar alım fiyatı ile yerinde sayarken, bu ürünlerden elde edilen yem fiyatları katbekat artıyor. Mısıra, buğdaya, arpaya zam gelmezken yeme neden sürekli zam geliyor? Neden bunu sorgulayan yok, önüne geçen yok. Yem fabrikalarına gidip de neden yemi pahalıya satıyorsunuz diyen yok” dedi.
"PARAMIZA FAİZE YATIRSAK DAHA ÇOK KAZANIRIZ"
Şu anda elinde bulunan 70 büyükbaş hayvanı satıp faizle değerlendirse daha çok kar elde edebileceğine de işaret eden Kenan Pamukçu, “Ancak biz böyle düşünmedik, üretim yapalım ve bir katma değer sağlayalım istedik. Ama olmuyor. Faizlerin artması da hayvancılığı olumsuz etkiliyor. Şu an inekleri satıp alacağımız parayı faize koysak daha çok kazanırız. Ama biz üretmek istiyoruz. Biz vatanımızı seviyoruz” şeklinde konuştu.
"ÜRETİCİ PARA KAZANAMIYOR, TÜKETİCİ PAHALIYA ÜRÜN ALIYOR"
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise şöyle konuştu:
“30 yıldır hayvancılıkta uğraşan Kenan Pamukçu, son dönemlerde yem fiyatlarındaki artış nedeniyle bu işten soğumuş. Küçük aile tipi işletmeler dediğimiz 1 ila 10 hayvanı olan ahırlarda hayvan sayısı azalmış, çoğu ahır boş. Bu işi modern yöntemlerle yapan büyük işletmeler de sıkıntı içinde. Türkiye’de hayvancılıkta ilgili sorunların temelinde 3 önemli faktör var. Bunlar, yem fiyatlarındaki artış, yetiştiriciye ve besiciye yeterli destek verilmememi ve elde edilen ürünlerin değer bulmamasıdır. Et ve sütten mamul ürünlerin fiyatı rafta katbekat artarken üretici pahalıya ürün alıyor. Besici de para kazanamıyor. Süt inekçiliği yapan ise masrafını çıkaramaz durumda. Bu nedenle hayvancılık yapılabilir bir iş olmaktan çıkma aşamasına geldi. Yonca, saman, küspe hepsi bir külfet ama 50 kiloluk yem mutlaka hayvanlara verilmeli. Hayvan refahı sağlanamaz ise bu hayvanlardan verim alamıyoruz. Bu hayvanların diğer ırklardan farkı iyi beslenmeleri. Beslenme sağlanamaz ise verim alınamıyor. Artan sorunların tümümün hayvancılık yapana yansıması, hayvancılıktan soğumayı getiriyor. Sanayi yemi başta olmak üzere yem fiyatlarındaki artış da üzerine binince bu işten para kazanılmaz hale geliniyor. Alternatif iş bulan bu işi bırakıyor.”