Samsun’da bugün etkili olan sağanak yağış nedeniyle çok sayıda ev ve iş yerini su bastı. Dükkanını su basan esnaf AKP'li Samsun Büyükşehir Belediyesi'ne tepki göstererek, “Milyonlarca lire zarara uğradık. Ondan sonra biz yanınızdayız. Bizim yanımızda kimse yok. Allah’ın bir kulunu göremedik. Pompa geliyor, sadece pompa geliyor. Her gün şortla dükkana geliyoruz, sanki denize gidiyoruz” diye konuştu. Öte yandan AFAD’ın, hazırladığı İl Afet Riski Azaltma Planı’nda Samsun’da yaşanabilecek sel ve su baskınları konusunda uyarılarda bulunduğu ortaya çıktı. AFAD’ın raporunda, “Yerleşim planlaması konusunda mevcut problemler yanında, şehir içi yağmur suyu ve kanalizasyon drenaj sistemlerinde yerel ölçülerde iyileştirme yapılması gerektiği de analizde ortaya çıkmıştır. Özellikle eski yerleşim bölgelerinde yağmur suyu ve kanalizasyon suyu drenaj hatlarının aynı hat üzerinden ilerlemesi, şehir sellenmelerinin yaşanmasına sebep olmaktadır. Şehir merkezlerinde yol kotu altında kalan binalar, yoğun olmayan yağışlarda bile su basması tehlikesi altında kalmaktadır. Bahsedilen yapısal problemlerin yanında, erken uyarı sistemlerinden gelen verilerin halka iletiminde de sorunlar yaşanmaktadır. Ülkemizin iki büyük akarsuyunun ilimiz sınırları içerisinde denize dökülüyor olması, müdahale edemeyeceğimiz bir tehlike olup, risk azaltma çalışmalarının diğer illere göre daha fazla yapılmasını gerektirmektedir. İl çapında yapılacak risk azaltma çalışmaları ile çözülemeyecek olan ödenek yetersizliği ve imar barışı uygulamaları, genel tehdit unsurları arasında sayılabilir” ifadeleri yer aldı.

TAMER ARDA ERŞİN

Samsun’da bugün etkili olan sağanak yağış nedeniyle çok sayıda ev ve iş yerini su bastı. Dükkanını su basan esnaf AKP'li Samsun Büyükşehir Belediyesi'ne tepki göstererek, “Milyonlarca lire zarara uğradık. Ondan sonra biz yanınızdayız. Bizim yanımızda kimse yok. Allah’ın bir kulunu göremedik. Pompa geliyor, sadece pompa geliyor. Her gün şortla dükkana geliyoruz, sanki denize gidiyoruz” diye konuştu. Öte yandan AFAD’ın, hazırladığı İl Afet Riski Azaltma Planı’nda Samsun’da yaşanabilecek sel ve su baskınları konusunda uyarılarda bulunduğu ortaya çıktı. AFAD’ın raporunda, “Yerleşim planlaması konusunda mevcut problemler yanında, şehir içi yağmur suyu ve kanalizasyon drenaj sistemlerinde yerel ölçülerde iyileştirme yapılması gerektiği de analizde ortaya çıkmıştır. Özellikle eski yerleşim bölgelerinde yağmur suyu ve kanalizasyon suyu drenaj hatlarının aynı hat üzerinden ilerlemesi, şehir sellenmelerinin yaşanmasına sebep olmaktadır. Şehir merkezlerinde yol kotu altında kalan binalar, yoğun olmayan yağışlarda bile su basması tehlikesi altında kalmaktadır. Bahsedilen yapısal problemlerin yanında, erken uyarı sistemlerinden gelen verilerin halka iletiminde de sorunlar yaşanmaktadır. Ülkemizin iki büyük akarsuyunun ilimiz sınırları içerisinde denize dökülüyor olması, müdahale edemeyeceğimiz bir tehlike olup, risk azaltma çalışmalarının diğer illere göre daha fazla yapılmasını gerektirmektedir. İl çapında yapılacak risk azaltma çalışmaları ile çözülemeyecek olan ödenek yetersizliği ve imar barışı uygulamaları, genel tehdit unsurları arasında sayılabilir” ifadeleri yer aldı.

Samsun, aşırı yağış nedeniyle sele teslim oldu. Şehrin birçok noktasında yurttaşlar sel nedeniyle mağduriyet yaşadı. Samsun Gülsan Sanayi Sitesi'sinde de bir çok dükkan sular altında kaldı. Dükkanlarını su basan esnaf, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir’in “Söz verdik, yaptık” afişinin önünde, “Üç ayda üç kez, Samsun üçüncü selini yaşıyor. AK Parti söz verdiği gibi yaptı. Kanıtı da burada. Yağmur yağmadığı zaman pompa burada, yağmur yağdığı zaman pompa yok. Milyonlarca zarara uğradık... Ondan sonra biz yanınızdayız. Bizim yanımızda kimse yok. Allah’ın bir kulunu göremedik. Pompa geliyor, sadece pompa geliyor. Her gün şortla dükkana geliyoruz, sanki denize gidiyoruz” diye konuştu.

Öte yandan AFAD’ın hazırladığı Samsun İl Afet Riski Azaltma Planı'nda da sel ve su baskınlarının nedenleriyle ilgili durum tespitleri yapılırken, alınması gereken önlemlerin de sıralandığı ortaya çıktı. AFAD’ın Samsun İl Afet Riski Azaltma Planı’nda şu ifadeler yer aldı:

“İlimizde sel/taşkın açısından yaşanabilecek problemlere en büyük örnek olarak, taşkın alanları içerisinde yerleşimin devam etmesi örnek gösterilebilir. Söz konusu yerleşim yerlerinde nüfus yoğunluğunun yüksek olması, mevcut riski arttırmaktadır. Sıklıkla yaşanan sellere karşın, söz konusu bölgelerde yaşayan halkın her afet olayına hazırlıksız yakalanması, halkın bilinçlenme seviyesinin yeterli olmadığını göstermektedir. Yerleşim planlaması konusunda mevcut problemler yanında, şehir içi yağmur suyu ve kanalizasyon drenaj sistemlerinde yerel ölçülerde iyileştirme yapılması gerektiği de analizde ortaya çıkmıştır.

“YAĞMUR SUYU VE KANALİZASYON SUYU DRENAJ KANALLARININ AYNI HAT ÜZERİNDEN İLERLEMESİ SELE SEBEP OLMAKTADIR”

Özellikle eski yerleşim bölgelerinde yağmur suyu ve kanalizasyon suyu drenaj hatlarının aynı hat üzerinden ilerlemesi, şehir sellenmelerinin yaşanmasına sebep olmaktadır. Şehir merkezlerinde yol kotu altında kalan binalar, yoğun olmayan yağışlarda bile su basması tehlikesi altında kalmaktadır. Bahsedilen yapısal problemlerin yanında, erken uyarı sistemlerinden gelen verilerin halka iletiminde de sorunlar yaşanmaktadır. Bu tür zayıf noktaların yanında, 2012 selinden sonra akarsu ve dere yataklarında yapılmış olan ıslah çalışmaları, daha sonraki yıllarda meydana gelen yağışlarda (2012 selinde yaşanan yağışlardan daha yoğun yağışlarda bile) taşkın olaylarını önlemiştir. Konu ile ilgili kurum ve bölge müdürlükleri ile tecrübeli personelin ilimizde bulunması ve taşkın risk haritalarının hazırlanmış olması ilimizin güçlü yönlerindendir. Akarsu yataklarının ıslahının yanında, doğu ilçelerinden biri olan Salıpazarı’nda yapımına başlanan barajın da taşkın riskini önümüzdeki yıllarda büyük ölçüde azaltacağı düşünülmektedir.

"ÖDENEK YETERSİZLİĞİ VE İMAR BARIŞI UYGULAMALARI GENEL TEHDİT UNSURLARI ARASINDA SAYILABİLİR"

Ülkemizin iki büyük akarsuyunun ilimiz sınırları içerisinde denize dökülüyor olması, müdahale edemeyeceğimiz bir tehlike olup, risk azaltma çalışmalarının diğer illere göre daha fazla yapılmasını gerektirmektedir. İklim değişikliğinin artması sebebiyle Kızılırmak ve Yeşilırmak’ın akış rejimlerinin önceden kestirilmesi zorlaşmaktadır. İl çapında yapılacak risk azaltma çalışmaları ile çözülemeyecek olan ödenek yetersizliği ve imar barışı uygulamaları, genel tehdit unsurları arasında sayılabilir.